25 Oca 2011

insanlar, kendilerini canavar yerine koymayı çok eğlenceli buluyorlar.

Genelleme yapanları sevmem diyemem. Ama, bu iyi bu ise kötü diye sürekli konuşanlar da en dip listemde yer alır genel**de. Herkesin sevdiğini sevmem, veya yaptığını yapmam da demiyorum. En basitinden sevişiyorum – bu bi noktada herkesi aynı kılıyor sanırım. Ama bu yılbaşı coşkusu. OF! Tamam, sevinin mutlu olun falan da o cupcake olayı nedir biri bana açıklasın rica edicem. Koca koca adamlar, kadınlar üstünde boncuklar şekerler olan küçücük şeyler için eğilip bükülüyorlar! Ve olay ne– KEK! Yumurta un şeker filan. İğrenç. Gerçekten hoş değil. Zencefile karşı tutumumu da daha once belirtmiştim.
“Bir de Gargamel vardı – o, kötüydü.” Diyen aptal adama ne kadar kızgınsam bu periyodik cupcake-lover’lara da aynı ölçüde tepkiliyim. Bu konuda bana kızıp önyargılısın diyebilirsiniz. Buna karışamam. Ama maddesel biri olarak ben bile o küçük maddelere o kadar önem vermiyorum.

26 Aralık
Saat 7ye geliyor.Atıl hala uyuyor. Artık iyiyim. Kalkıp dışarı çıkma- nefes alıp sigarama ulaşma arzusundayım. Yavaşça doğruluyorum – Kontrol ediyorum  - Evet – ayakta durabiliyorum (Bu iyi bişey) Ayakkabılarımı arıyorum. Tanrım!Beni ayakkabısız hastaneye getirmiş olamazlar! – ama sanırım yapmışlar. İğrenç hastane terliklerini giyiyorum – ve kendimden iğreniyorum o noktada, ciddiyim. Çantamı görmeye çalışıyorum, ve buluyorum. İçinden sigara paketimi çıkarıyorum. Üzerime de Atıl’ın montunu alıp yavaşça odadan çıkıyorum. O sarı bulanık havadan koşarak uzaklaşmak isterdim ama her adım attığımda sarsılıyorum sanki. O yüzden, ağır ağır – zemini incitmeyen adımlarla ilerliyorum. Labirent gibi hastanede çıkışı biraz zorlanarak da olsa buluyorum ve özgürlük! (iç ses  - buranın soluk söndüren havasına hergün katlanabildikleri için hastane eşrafına sonsuz bir saygım var) Daha yeni sigaramı yakıyorum ki koşarak Atıl geliyor (iç ses : koşabiliyor! Çok kıskandım!) Bana bakıp gülmeye başlıyor. (iç ses: kes şunu pislik!) Ama haklı aslında, üzerimdekilerle rehabilitasyondan kaçan junkylere benziyorum. İğrenç beyaz terlikler, üzerimde haki yeşil bir mont. Altından görünen mavi hastane önlüğü. Elimin üstünde serum zımbırtıları. Dayanamıyorum, ben de gülüyorum. Ne zaman geldin, kim aradı gibilerinden konuşmaya başlıyoruz. Ama o kadar büyük bir hiçlik içindeyim  ki hemen birşeylerle doldurasım var zamanı. Atılın en masum hareketleri bile onu hastane tuvaletinde üzerimde hissetme isteği uyandırıyor bende. Sonunda dayanamıyor zaten –
Beni dinliyor musun sen?” diyor.
Açıkça “Hayır” diyorum. Net.
Gülüyor. “Birazdan çıkıcaz burdan – o kadar da dayanılmaz değil.”
“Seni özledim” diyorum onu hala dinlemediğimin belirtisi olarak. “Beni eve götür”
“Tamam, ama 1 saat daha beklemen lazım” . Aptal – sanki bir tek ben sıkılıyorum. Gereksiz aklıbaşında-kuralcı pozu canımı sıkıyor - belirtmiyorum. Ama o anlıyor tabii ki. İyice yaklaşıp kulağıma fısıldıyor:
“Berbat görünüyorsun.”. Kızdığımı o kadar açık belirtiyorum ki geçen sene aldığım kickbox derslerinin en acı hareketlerinden biriyle verdiğim cevabım karşısında kıvranıyor. (iç ses:  geber pislik!) Yüzündeki damlacık terler biraz acıma hissi uyandırmıyor değil. Ama sadece birazcık. Ve böylece o tuvalete koşuyor, ben de odama dönüyorum.
Prosedürleri hallettikten sonra eve gidiyoruz sonunda. Saat 9.07. Yorgunum biraz, ama Atıldan istediğimi alamayacak kadar değil. Beynim hala bulanık, ama odaksız değil. Biraz da açım, ama dayanılmayacak kadar değil. Ve duşa giriyorum. (tahmin edersiniz ki yalnız değil.)






5 kisi tepkisini koymus.:

xLarge dedi ki...

Malzeme sağlammış ki; hastane bile yıpratamamış. Hastasıyım...

Lola dedi ki...

Hasta olma. Hastalik baydi beni bu ara .)

vernonsullivan dedi ki...

ahaha bu cupcake olayını bana söylemiştin ama sen çok güzel yazmışsın :)
bu arada her canı sıkılan, hasta olan vs arkadaşıma dediğim gibi "seviş geçer." hiç bir şeyin kalmaz :)

xLarge dedi ki...

Yazılardaki şekil şemal, karakter meselesi çözülmüş yalnız. O da gözümden kaçmadı değil hani...

Lola dedi ki...

@vernon haha bes dakikada degisir butun isler di mi .) begenmene sevindim. Cok kiziyorum ama gercekten bu cupcake olayina. yine sinirlenmis olabilirim.

@rahatsiz birlikte hep daha iyiye.

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...