10 Kas 2010

Dusunmuyorum. Eksikligini de hissetmiyorum.

Bu aralar sadece guluyorum. Pek dusunmuyorum. Bir mor milka inegi kadar huzurlu, eti cin kadar mutluyum. Beynimin bir bolumunu tatile cikardim. Hatta bir Jigsaw edasiyla sunu diyebilirim: Bugune kadar hep ben dusundum problemmis, sikintiymis, olaylarmis, sacmaliklarmis. Hadi bakalim "Simdi onlar dusunsun!"

(28 Ekim)
Saat sabahin 5i. Uyuyamiyorum bir turlu. Kalkip ajansa gidiyorum, en azindan oyalanirim diye. Zaten o kadar isim var ki, hangisinden baslayacagima bile karar veremiyorum. (Pek umursamiyorum aslinda.) Tam ofisime geciyorum ki, biri daha geliyor. Daha dogrusu birileri. Gulusmeler kikirdamalar duyuyorum. Birileri eglenecek bu gece anlasilan, ama pre-sex periodunu bir turlu atlatamiyorlar. En aptal buldugum seylerden biri de bu. Sex oncesi hazirlik , on sevisme. (total shit!) "Girmeden once giris yapmalisiniz" uyarisi veren siteden farki yok. Giris gelisme sonuc* siralamasini takip etmek iyi guzel de. Girisi kisa ve oz tutmak lazim. Benim burada oldugumu farkederler umuduyla muzigimi acip bekliyorum. Ama ya duymuyorlar, ya da umursamiyorlar. Kim olduklarini acaip merak ediyorum, ama karsilasabilecegim manzaradan korktugum icin kapimi acip da cikamiyorum. Sonra . Birden. Tum sesler kesiliyor. Kosarak cikip gidiyorlar. Ben de cikiyorum ofisten. Er kisinin kim oldugu anlasiliyor arabasindan, ortaklarimdan biri. Ama ofis fantezisi oldugunu hic dusunmemistim dogrusu.  Iste o anda tekrar dusunmeye basladim sanirim. Mor milka inegi huzurunu alip kacti. Paketimde kalan son sigaraya baktim - yaktim. Bagli oldugum biri vardi artik. Ya da bagimli. Onceden hic olmadigim bir sey. Ask mi - bilmiyorum. Iliski diye tanimlanmis bir sey de yok aramizda. Sevgi pitircigi modu veya dunyayi kendi etrafinda donuyo sanma aptalligi da yok. Neredesin - ne yaptin - kimleydin* tarzi soru cumleleri de yok. Ensemble, c'est tout! Su ic islerimde bagimli dis islerimde bagimsiz hissetme halim de olmasa "perfect relationship" diyebilirim.  Ama diyemiyorum - ve bu pek hosuma gitmiyor.  Telefonum caliyor. Ali. Aciyorum, sasiriyor. Bariz sarhos. "sana geliyorum" deyip kapatiyorum. Bagimsiz olmaya calisiyorum. Ama sonra vazgecip eve gidiyorum. Daha onemli sorularla ugrasiyorum:
"Ulker cikolatali gofret sevmeyen var midir?"
"Kabartma tozu pastayi ne kadar kabartir?"
"Cirkin kadin var midir? Yoksa hepsi plastik cerrahi tarafindan duzeltilmis midir?"
"Kontrolsuz guc , guc degil midir?"
Viskimi yudumluyorum. Dusunmuyorum - eksikligini de hissetmiyorum. Sonra da Beatles acip uyuyorum. - Good night, sleep tight.

6 kisi tepkisini koymus.:

Adsız dedi ki...

çikolatalı gofret sevmeyen vardır.

Lola dedi ki...

yoksa sen "bi biskrem versem"cilerden misin?

Adsız dedi ki...

genelde alan taraftayım ama biskırem de eski biskırem değil, muhtevasıyla oynandı. türkiye'de çok bor var bi satsak dünyayı satın alırız.

Lola dedi ki...

enerji sektoru cok gelisicek diorlar. ne petrol rezervi var bizde de, sahip cikamiyoruz.

Adsız dedi ki...

n'oluyoruz yahu di mi?

Lola dedi ki...

hadi ayse tatile cikabilir artik.

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...