21 Şub 2011

iyi beste bulmak kolay değil. kutup ayıları bundan şikayetçi.


6 Ocak:
Saat 03:58 ve  birden uyandım. Gözlerim karanlığa alışana kadar bekliyorum. Ve yanımda derin uyumalarda olan Atılın nefes alışverişlerini dinliyorum bir süre. Hayır, yeterince eğlenceli değil. Yavaşça kalkıyorum yataktan. Hafif kırmızılaşmış gökyüzünü seyrediyorum bir süre de, ama bu da zevkli değil. Evdeki antika saatin sesine kulak veriyorum. Tik - tik - tik. Ve ondan da vazgeçip kendime sert bir kahve hazırlıyorum. Masadaki Lucky Strike paketimden bir tane çıkarıp yakıyorum ve laptopın başına geçiyorum. En azından yarınki iş için biraz çalışma yaparım ümidiyle. Uzun zamandan sonra ilk defa beni heyecanlandıran bir proje aldım. Ve yarın (yani bugün) müşteriyle ilk görüşme olacak. Kısa ve sıcak bir buluşma olacağını tahmin ediyorum. 
Bir kahve ve kısaca detaylar. Belki sonrasında birer içki. Sunumu gözden geçirmekten cayıp müşteri hakkında hafif stalker tadında biraz araştırma yapıyorum. Bay V.,  48 yaşında. Sıradışı bir aktivitesi var gibi görünmüyor. Herhangi bir protestoda veya yasadışı organizasyonda da adına rastlayamıyorum. Sıkıcı bir insan diye hafifçe önyargı oluşturuyorum kafamda ama pek fazla da kurcalamıyorum. Zira kendisi ne kadar sıkıcı olsa da projenin adı bile beni heyecanlandırmaya yetmişti ne de olsa. Neyse, yarın yanımda götüreceğim portfolyoya bir göz gezdiriyorum. Herşey tamam gibi. Ama beni rahatsız eden bir şeyler var. Düzenlemesi için asistanıma güvenmiştim, aslında kendi işimi kendim yaparım böyle durumlarda. Fakat, Liz gayet düzenli ve stilimi anlayabilmiş biri. 
Yine de bir huzursuzluk var, birşey eksik. Fazla tuzlu, ya da çok beyaz. Kavrayamıyorum. Sabah Atıl’dan fotoğraflar konusunda yardım alırım deyip dosyayı kapatıyorum. Vee, uzun zamandır yapmadığım bir iş olarak maillerimi kontol ediyorum. Günlük iş yazıları ve ufak yazışmalar dışında bir şey yok. Derken bir mail dikkatimi çekiyor, 4 gün önce ajans adına gönderilmiş ve HR domainden geliyor. Herhangi bir kişi, ad yok. Ne ki acaba diye açıyorum maili, ve öylece bakakalyorum. (sadece 1 an, şaşkın halde uzun süre kalamıyorum, yapım bu) Mesaj kısa ve anonim. Atıl’a dikkat et, ve altında bir fotoğraf. Atıl’ın bir kadının dudaklarına yapıstığı kısacık bir görüntü. Ve photoshopla oynandığı çok açık bir şekilde yanındaki kadının suratı Pınar. İyi de kim neden böyle bir şeyle uğraşsın? Hem de bu kadar amatör ise? Ve benim bunu anlayamayacağımı düşünecek kadar safken? İçimden sistematik küfürler sıralıyorum ve bilgisayarı kapatıyorum. Sonra, televizyonu açıyorum, ve aptal bir kanalda Mary Poppins’e rastlıyorum. Kanepede uyuyakalmak. Bu tadı seviyorum.

Uzun bir hafta oldu. Zinde kalın .) 

7 kisi tepkisini koymus.:

Beelzebub* dedi ki...

tabiki ben yaptım :) ahh bu kadınların bazısı kendini şeytan sanan saftirikler her neyse. Tatlım en yalanından da olsa akıla şüphe düşürmek kolaydır, sakın o güzel akılına düşürme :)

Lola dedi ki...

ah mirayy.) belki ilerde ise yarar diye sakliyorum maili haha. ama insanda birazcik utanma olmaz mi, kalkip bana kalitesiz photoshop hileleriyle gelinmez ki! .)

Beelzebub* dedi ki...

yaaa of ben yaptım ehe ehe :D hakkaten güzel yapılsaydı işe yarardı ama du ben de öğreneyim photoshop lazım olur belki :))

Lola dedi ki...

o zaman sana OTUR! SIFIR! .)

Adsız dedi ki...

Pembe panter miray 2
(peter sellers mi demeliydim)
Pinar 4
(şehir efsanesi tadinda güzel olsada)
Atil ( kurt ) 5
(çok uyuyanlari uzaya yolliycim,şaka diil)
Liz 7
(anlamayi bilmek)
LoLa 8
(laki ştrayk tadinda)
-MaX-

Mia Wallace dedi ki...

ödülün var bende :)

Lola dedi ki...

odul mu? bayilirim! .)

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...