10 Kas 2010

Baglanti Hatasi.

Baglanma problemim yok. Olmamisti yani daha once. Gayet kimseye baglanmadan yasiyorum ben. Baglanma problemini "baglanamama" olarak algilayan zihniyete de "neyin pesindesin sen!" demek istiyorum. Birine bagli yasama-bagimli olma kadar hastalikli birsey var mi? Baglanamama = baglanma bagimliligindan kacinma neden bir problem yaratsin ki? Hangi bagimlilik yarar saglamis ki bu birine* olan bagimlilik saglasin? Ve hatta ve hatta, ustune ustluk, birine bagimli olamama bir eksiklik olarak nasil algilansin? Denklem basit - ifade acik: Bag-Lan_Ma = Kendi kendini baglama.
Neyse, kisaca demek istedigim su ki (iliski ici veya disi) birine baglanmayi dogru bulmuyorum. Ama bir bilen soyle demis: " Her canli baglanmayi tadacaktir."

(23 Ekim)
Annemin iyi oldugundan emin olduktan sonra apar topar Istanbul'a gectim. (Havaalaninda bekleme asamasinin bir cesit psikolojik deney olduguna inancim biraz daha artti bu sirada) Saat 1 gibi Atil'in yanina (hastaneye yani) geldim. Melis (arkadasimdir, guzel insandir, o hastanede cerrahtir) sagolsun, Atilin durumu hakkinda her detayi ogrendim. Neyse ki durum gayet iyiymis. Birkac saate normal hayatina doner diyorlar, biraz daha dinlenmesi icin yalniz kalmali diye de ekliyorlar. Cok garip bi psikoloji o ortam. Bunu cok icten soyluyorum, yogun bakim bekleme suresi insani inanca surukluyor. Istemsiz birine yalvarirken buluyorsun kendini cogu zaman. "Lutfen iyilessin, ne olur hemen ciksin" diyorsun - ama kime dedigin belli degil. Herkesin aciz kaldigi bir durumda bi mucize filan bekliyo insan herhalde. Vee Aksama dogru Atili normal bir odaya aliyorlar. Bu arada ailesi de orada tabii. Kizkardesiyle tanismistim ama annesini ilk defa gordum. Cok sevecen bi kadin ama soguk da bir taraftan. Hic etkilenmemis gibiydi olanlardan. Siradan birseymis gibi bekledi Atil'in yogun bakimdan cikmasini. Ciktiktan sonra da, biraz yalniz gorustuler ve evine gitti. Giderken de bana donup " Hadi bakalim tatlim, rahatla biraz - bu gece sana emanet Atil" dedi. Guzel bir cumle, bana guvenmesi - "nerden cikti lan bu hatun" dememesi falan da hos. Ama neredeyse 12 saat yogun bakimda kalan ogluna 10 dk zaman ayirmasi - ilginc, amaaan ne fark eder :) Icimden agzima sicmaya calisan Tanri'ya "Iyi denemeydi" diyerek Atil'in yanina giriyorum. Kolunda sayamadigim kadar cok serum girisi var, ve basucunda vucuduna girmek icin bekleyen 8 tane seffaf sivi. Solunum tupu var, ama cikartiyor beni gorunce. Saga carpik gulusunu yapiyor hemen. Ben bi panikliyorum tabi solunum zamazingosunu cikarirken - " Korkma sapsal, temiz hava efekti icin takiyorum bunu" diyor. Gercekten bir "sapsal" gibi davraniyorum. Yaklasmaya filan cekiniyorum acaba birsey olur mu, mikrop kapar mi diye. Tam bir kol mesafesinda duruyorum - ama ne konusuyorum, ne de biraz daha yaklasiyorum. Neyse ki Atil kolumu yakalayip cekiyor ve ortami normale ceviriyor, ve ben buyuk bir opucuk vererek yanina oturuyorum. Kendim oluyorum, umursamaz iplemez ipe sapa gelmez olduruyorum. Guluyoruz saatlerce - normal gibi. Hastane yemeklerini yemeyi reddediyor - israr edince de bana yedirmeye calisiyor (Hakikaten igrencler.) Cikinca kendi ellerimle yaprak sarma yapacagim vaadiyle kandirip orta yolu buluyorum (Tut-a-mayacagim sozler vermeyi cok severim)Bu arada serumlar da cikiyor, kan degerleri normal. Sirinlik abidesi doktorcugumuz (cok da yakisikli fyi), sabah bizi ugurlayacagini soyluyor - ve gidiyor. Sonra, nereden ciktiysa, birdenbire (Diyalogu direkt vermek istiyordum - ama yorum yapmadan duramiyorum)

Atil: " Niye korktun ki o kadar cok?"
L.: (Tabii ya, kimim ki ben - sonucta sevgili degiliz. Iyi arkadasiz, sevisiyoruz, o kadar ama. Bu dusuncelerle cekinceli soyle diyorum) "Ne biliyim, annem - ustune sen - afalladim heralde.
Atil: (Direk anliyor ne dusundugumu - ki ben de o anda anliyorum trick question pozu yaptigini) "Hmm. Kimseyi takmaz Lola, beni de dusunmez zaten Lola."
L.: ... (Susmam hic bu kadar, suspus bi insan degilim. fazla duygusallastim sadece - pms donemi herhalde)
Bir sure daha sustuktan sonra kendime gelip konusmaya basliyorum: "Tamam. Korktum, cunku sensiz - cisim olarak degil dusunce olarak sen'siz olmayi istemiyorum bu ara. Korktum, cunku kendimi dusundum- evet. Korktum, cunku gitseydin uzulurdum. Ayrica gidebilirdin, cunku gitmemen icin bir sebep yoktu, ve--..
Atil:(Kesiyor lafimi) " Gitmemem icin gayet de sebebim var. Annem var, Aylin(kardesi) var. (Beni saymiyor - ve ben buna hafiften uzuluyorum--gidisatim pek hos degil. Bagimli mi oluyorum?!) Evet gidebilirdim - ama benim duymak istedigim bunlar degil. Ayrica gidip gitmemenin sebeple ilgisi olmadigini biliyoruz ikimiz de. Simple - yasiyoruz, bi ara da olucez. Atla deve degil. Tek cumle?"
L.: "Tek cumle o zaman: Seni ozledim"
Atil: (Carpik gulumsemeyle tabii ki) "peki."
L.: " Okuzsun"
Atil: " Terbiyesizsin"
...
L.: " Bi daha boyle bisey yapmasan? Ulasilabilir kalsan?"
Atil: "Denerim seker :) Simdi acliktan oluyorum ama. Lutfennn. Sagliksiz birseyler ver bana!"
L.: "Ilgini dagitsak?"
Atil: "Olur"
(Mutlu seks)
---

Hi, This is Lola. I am a "commitment" addict now.

Dinleyin.

1 kisi tepkisini koymus.:

Adsız dedi ki...

Atil'i merak ediyor seyirci.

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...